GALATASARAY'IN MEVCUT DURUMU İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELERİM;
- Caner Erisgin
- 25 Ara 2021
- 3 dakikada okunur

Soso'nun bir iki maç gösterdiği olumlu oyun herkesi bir anda 3 aylar Feghoulisi geri mi dönüyor diye hissettirdi. Ama unuttuğumuz şey Soso'nun hiçbir zaman istikrarlı bir oyuncu görüntüsünde olmamasıydı.
Devamında hücumda gol yollarında yaşanan sıkıntı gereği Halil'den vazgeçildi. Ancak Halil'in ne kadar son vuruş yüzdesi iyi olmasa da haftalarca Terim oyuna katkısı için oynadığından bahsetmişti.
Bunun peşine Kerem'in de doğal bir şekilde performansının düşmesi durumu daha içinden çıkılmaz bir hale getirdi. Açıkçası Kerem'in bu kadar fazla maç oynamasının bir yerde ya sakatlık ya da performans düşüklüğü olarak ortaya çıkacağı çok belliydi. Çünkü ilk defa büyük bir takımın sırtlayıcı oyuncusu görevinde yer alıyor ve üstündeki yük her geçen gün artıyordu.
Muslera'nın sakatlığı da işleri daha da zorlaştıran önemli bir etken. Çünkü Muslera da neredeyse bir sezonda Galatasaray'ın rahat 10 puanını kurtaracak performanslar sergiliyordu.

Bir başka etken de Galatasaray'ın yardımcı hocaları. İki isim de Galatarasaray'a büyük hizmetleri dokunmuş isimler. Muhakkak ki kendi görevlerini de eksiksiz yerine getiriyorlardır. Bu konu büyük bir kapalı kutu olduğu için net yorum yapamıyorum. Fakat benim düşüncem görevleri dışında takıma ekstra katkılarının olmadığı yönünde.
Bek sorunu da ayrı bir konu. Daha önce de belirttiğim gibi iş savunmak olduğunda başarılı iki bek olan Pva ve Yedlin işin hücum kısmında çoğu zaman güzel gelişen bir atakta bir çuval inciri berbat ediyor. Günümüz futbolunda beklerin hücuma katkısının bu kadar önemli olduğu bir zamanda Galatasaray'ın buradan da katkı alamaması puan tablosunda onları geriye atan önemli etkenlerden.
Önemli sorunlardan biri de çoğu zaman yedek kulübesi isim olarak iyi gözükse de bu isimlerin şanslarını iyi değerlendiremeyişleri. Tabi ki bir çoğunun antrenman performansını bilmiyoruz. Ama örneğin Aytaç Kara'nın CL-UEFA ön eleme maçlarındaki üzücü performansı sonrası uzun bir süre formayı görememesinin nedeni de merak ettiğim durumlardan bir tanesi. Umarım ilerleyen dönemde kazanılır ve rotasyona gidildiğinde Galatasaray'ın gözü kapalı güvenebileceği bir oyuncusu olur.
Belki de sorunların en büyüğü ise Terim'in takımın başında yer alamaması. Sonrasında gelen hakem hatalarının oyuncuları kötü oynadıkları için değil de hakemler yüzünden bunun gerçekleştiğine inandırılmaları. Sırf bu yüzden defalarca kez oyundan koptukları ve konsantrasyonlarını kaybettikleri net bir şekilde anlaşılıyor. Galatasaray oyunun belli bölümlerinde bize güzel şeyler izletse de çoğu zaman bahsettiğim oyun olgunluğu konusunda sorunları olan bir takım.

Her şeyin başladığı karşılaşma olan Galatasaray-Fenerbahçe maçına gidelim. O döneme kadar taraftarın yönetim ile ilgili düşüncesi, rahmetli Mustafa Cengiz yönetimine göre Galatasaray'ın haklarını daha fazla savunan ve Terim'i bu konulardan uzak tutan bir izlenim uyandırmışlardı. Ama bütün bu olanların başlangıcı olan Terim'in atılması her şeyi taraftarın gözünde bir anda tersine çevirdi.
Ben hala yönetimin bu tavrından dolayı yanlış bir politika izlediklerini düşünmüyorum. Çünkü eğer her maç sonu hakem hataları ile ilgili açıklama yapılsaydı bu sefer de başkan seçildiği dönemdeki söylediği birçok söze aykırı açıklamalar yapmış olacaktı.
Eminim o zaman da ilk döneminde söylediği sözler ortaya çıkarılacak ve sözünden nasıl döndüğü konusunda spor medyasında birçok eleştiriye uğrayacaktı. O yüzden bu duruşu sürdürmeleri son derece önemli. Sırf bu duruş uğruna Rezan Epözdemir bile feda edildi.

Burak Elmas dönemi ile ilgili olumsuz anlamda en eleştirilmesi gereken yer ise Yönetim Kurulundaki çatırdamalar. Bu kadar hazırlıklı olmalarına rağmen böyle çabuk bir şekilde dağılma eğiliminde olmaları gerçekten son derece üzücü. Çünkü daha neredeyse 6 ay olmuşken bu çatırdamaların yaşanması bir şeylerin iyi planlanmadığını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Saha içerisindeki sorunlara geri dönelim;
Bunların hepsi genç bir takım kurulduğu için zamanla düzeltilecek şeyler. Günlük başarılar uğruna birçok isim bu oyuncular Galatasaray'ın seviyesinde değil dese de MorutanCicaldau,Berkan ve diğerleri bu takımın değerlileri.
Hepsi de Galatasaray seviyesinde ilk defa oynayan ve zamana ihtiyacı olan oyuncular. Ve neredeyse hepsi de ne kadar ligde kötü gidişat sürse de bu kısa sürede değerlerine değer kattılar.
Sürekli genç oyunculara yatırım yapan fm tutkunları Galatasaray'ın bu yaptığının şu anda olumsuz bir süreç yaşansa da gelecek adına ne kadar kıymetli olduğunu biliyorlar. Ama günlük yorum yapanlar Galatasaray'ın genç ama vaadetmeyen oyuncuları takıma topladığını düşünüp şu sıralar sürekli kalemleri ile transfer politikasını ve oyuncuların performanslarını yerden yere vuruyorlar.
Şimdi belki anlamsız bulunacak, ama gelecekte oldukça değerlenecek bir yazı bırakıyorum buraya.

Yorumlar